Bundan çok eski zamanlar öncesinde, daha yeryüzünde kimsenin olmadığı dönemlerde Zervan isimli tanrının iki oğlu olmuştur. Birinin adı Hürmüzdür, bereket ve ışık saçan anlamına gelmektedir. Diğerininki ise Ehrimandır, kötülük ve kıtlık saçan anlamındadır.
Ahura Mazda’nın kutsadığı topraklarda Hürmüz hep iyinin ve uygarlığın temsilcisi, Ehriman da onun karşıtı olmuştur.
Hürmüz, dünyada kendisini temsil etmesi için Zerdüşt’ü gönderir ve yüreğini sevgi ile doldurur. Zerdüşt ise buna karşılık oğullarını ve kızlarını Hürmüz’e hediye eder. Ehriman bu durumu kıskanır ve yüzyıllar boyunca sürecek olan iyilerle savaşına başlar. Ehriman bazen gökten ateşler yağdırır, bazen fırtınalar koparır ve iyiliğe ve iyilere hep zulüm eder. En sonunda da içindeki nefreti ve kötülük zehrini zalim Kral Dehak’ın beynine akıtır ve onu bir bela olarak İran halkının üzerine salar. Dehak’ın bildiği tek şey kötülük etmektir.
Zalim Dehak hastalanır ve yataklara düşer. Tabipler ona ''Çocukların Beyinlerini'' tedavisinde kullanırsa iyileşebileceğini söyler. Bunun üzerine çocuklar öldürülerek Dehak'ın tedavisinde kullanılmaya başlanılır. Ta ki sıra Kawa'nın çocuğuna gelene kadar...
Demirci Kawa çocuğunu vermeyi reddeder ve kralın askerlerini öldürür. Tek başına dağlara çıkar ve ''İsyan Ateşini'' yakar. 20 Martı 21 Marta bağlayan gece de Kawa, Dehak'ı öldürür. Ve kötülüğün alevini söndürür. Bütün İranlı halklar (Kürtlerde Dahil) 21 Martı kurtuluş tarihi olarak kabul eder.
Bütün İrani Halklar Her yıl 21 Martta Kawa gibi ''Özgürlük Ateşini'' yakar ve Newroz Bayramını kutlarlar.